Geçmişi asırlar öncesine dayanan bakırcılık mesleğini 66 yıldır sürdüren Mehmet Yiğit, sahip çıkılmaması durumunda mesleğin yok olacağı uyarısında bulundu.

Yüzyıllardır çekiçle dövülerek şekil verilen bakır eşyalar, ince ince işlenerek bir sanat eserine dönüştürülüyor. Fakat asırlar öncesine dayanan bakırcılık mesleği, ilerleyen teknolojiyle üretilen fabrikasyon malzemeler nedeniyle son dönemlerini yaşıyor. Öyle ki Adıyaman’da 90 yıl önce kurulan Bakırcılar Çarşısı’nda, şimdilerde sadece tek bakır ustası kaldı. Tek bakır dükkanının sahibi olan Mehmet Yiğit (73), 7 yaşından beri bu mesleği sürdürüyor. Bakırcılık mesleğine kimsenin sahip çıkmadığını söyleyen Yiğit, yakın bir süreçte mesleğin tamamen biteceğini ifade etti.

Bakırcılığa başladığında henüz 7 yaşında olduğunu ifade eden Yiğit, “Bu işe başladığımda buranın en küçüğü bendim. Şimdi bunu yapan en yaşlı ve tek kişiyim. Kocaman dükkanlarda bir tek ben kaldım. Bu tür mesleklere federasyon sahip çıkmıyorsa, o meslek elbette ki biter” dedi.

GELEN AÇ KALIR!

Bakırın pahalılığından şikayet eden Yiğit, “Yüz kağıda bakırın ham hali geliyor. 2 günde ona biçim vermekle uğraşacağım. Ama neredeyse hiç kar etmeden bunu satmak zorunda kalıyorum. Eskiden sabahtan öğlene kadar bir tane atardım. Şimdi ise 2 günde bir tane atıyorum. Artık yaş ve beden götürmüyor. Beyin de götürmüyor. Pahalı olduğu için de kimse almıyor. Bu mesleğe gelen aç kalır aç. Bu meslek para kazandırmaz” ifadelerini kullandı.

MÜŞTERİLER DERT YANIYOR

Müşterilerin de bakır fiyatından dert yandığını aktaran Yiğit, “Buraya gelen müşteri alacağı şeyin fiyatını soruyor. Bin TL cevabını veriyorum. Bunu almayıp gidip aynı şeyin çeliğini 50 TL’ye 100 TL’ye alıyor. Her sene de değiştiriyor. Çünkü dayanıksız. Ama bakır ömürlüktür” diye konuştu.

‘İMKANIM OLSA BIRAKIRIM’

İmkanının olması durumunda kendisinin de mesleği hemen bırakacağını ifade eden Yiğit, “Çok önceleri Adıyaman, Yemen’e ayakkabı gönderen bir memleketti. Bugün ayakkabın yırtılsa Adıyaman’ı gez, bir tane diken kişi bulamazsın. Ya makineye verip dikiyor ya da gidip yenisini alıyor. Ama bizim meslek öyle bir şey değil. Mecburen elle yapılabiliyor” dedi.

ESKİ KÖYE YENİ ADET

Eline bakır tepsiyi alan Yiğit, “Bu çiğköfte yoğurma tepsisi. Ama ömürlük bir tepsi. Bunu satana kadar akla karayı seçiyoruz. Adıyaman esnafı da çok modern! Alırken keser, götürürken de yine keser. Federasyon başkanı bir ara buraya geldi. Ondan bize destek olmasını istediğimiz için bize ‘Eski köye yeni adet mi gelir’ diyor. Ben eski köye yeni adet getiriyormuşum!” ifadelerini kullandı.(MA)