Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2023 seçimine ekonomik krizle giderken Rusya’nın kuşatılmışlığından faydalanarak kendi durumunu kurtarmaya çalışacaktır.

+Gerçek Genel Yayın Yönetmeni Ergun Babahan ve Analist Fehim Taştekin +GerçekTV’deki programları Orta Doğu’da gündemi değerlendirdi. Putin, Suriye’den Cihatçı getirir mi? Erdoğan Rus oligarkları İstanbul’a mı çağırdı? Suriye ve Ukrayna’nın farkı var mı? sorularına cevap arandı.

Rusya, Ukrayna’da kendi taleplerini kabul ettirmek için sahada koşulları lehine çevirmeye çalışıyor. Ukrayna’yı denizden çevreleme ve doğu ve kuzeydoğudan batıya doğru süpürme stratejisi güdüyor. Kiev, Harkiv, Çernigiv, Sumi ve Mariupol gibi şehirlerde sivillerin tahliyesi için geçici ateşkes ilan edilmesi de bu stratejinin parçası. Dinyeper nehrinin batısının hedeflenip hedeflenmediği hala bir muamma.

Rusya lideri Vladimir Putin, Kırım’ın Rusya toprağı olduğunun kabul edilmesi, Donbas’taki iki de facto cumhuriyetin bağımsızlığının tanınması ve Ukrayna’nın NATO üyelik hedefini anayasadan çıkartarak tarafsızlık pozisyonuna dönmesi gibi taleplerini dayatabilmek için sahada istediği gelişmeyi henüz kat edemedi.

ABD ve ortaklarının silah ve milis akışıyla vekâlet savaşına çevirmesi, ekonomik yaptırım ve ablukayı büyütmesi, Ukrayna’da Rusya’dan yana olanların da bu savaşla aleyhe dönmesi ve Rusların ağır kayıpları gibi zorlayıcı faktörler müzakere masasını öne çekiyor. ABD petrolü de ambargo listesine ekleyebilmek için düşman bildiği Venezüella’yı yokladı; nükleer anlaşma sağlanırsa İran’ı da hesaba katıyor.

Tabii Rusya İran’la nükleer anlaşmaya onay için Ukrayna ile bağlantılı garantiler isteyince Viyana’da işler yeniden sarpa sardı. Ayrıca ABD, Polonya’yı ateşe atıp NATO’yu da işin içine çekecek şekilde SU ve MiG uçaklarının Ukrayna’ya verilmesi için bastırıyor. Ağırlaşan koşullarda Rusya, Türkiye, İsrail ve Çin’in arabuluculuk çabasını gözardı edemiyor. Fakat bu, Putin’in istediğini almadan geri adım atacağı anlamına da gelmiyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Rusya’ya uygulanan ambargoları bir fırsat kapısına çevirmek istediğini Putin’le yaptığı görüşmede sarf ettiği sözlerden gayet iyi anladık. Batı’da Ruslara yapılanlara dikkat çekip Avrupa’da barınamayan oligarglara adres gösteriyor bir bakıma. Özellikle oligarklar için İstanbul, Tel Aviv ve Dubai gibi yeni limanlar beliriyor.

Bu üç ülkenin savaştaki tutumunun paralelliği de Rusya’nın durumundan faydalanmaya ayarlı bir pozisyonu andırıyor. Ukrayna’ya SİHA satışıyla Putin’i kızdırsa da son dönemeçte biraz kendini geri çekip arabuluculuk çabasına girişmesi Rusya ile ilişkileri kurtarmak bakımından önemli. Erdoğan, 2023 seçimine ekonomik krizle giderken Rusya’nın kuşatılmışlığından faydalanarak kendi durumunu kurtarmaya çalışacaktır.