HDP iddianamesi: Suruç’ta katledilenler için ‘terörist’ denildi

HDP iddianamesi: Suruç’ta katledilenler için ‘terörist’ denildi
Yayınlama: 22.06.2021

‘Suruç’un hesabı sorulacak’ sloganı HDP’nin kapatılmak istenmesine dayanak yapıldı

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin’in HDP’nin kapatılması istemiyle hazırladığı iddianameye Suruç katliamı da girdi.

Başsavcı Şahin, IŞİD’in gerçekleştirdiği Suruç katliamında yaşamını yitirenleri “terörist” olarak tanımladı.

Artı Gerçek’ten Derya Okatan’ın haberine göre, “Suruç’un hesabı sorulacak” sloganını da HDP’nin kapatılmak istenmesine dayanak yaptı.

HDP’nin kapatılması istemiyle hazırlanan ve Anayasa Mahkemesi’nin kabul ettiği iddianamede Suruç katliamında yaşamını yitirenler “terörist” olarak tanımlandı.

İddianamede hakkında siyasi yasak istenen HDP PM üyesi, aynı zamanda Suruç katliamında yaralanan Ali Deniz Esen’le ilgili bir soruşturma, HDP’nin kapatılmak istenmesine dayanak yapıldı.

İddianamede, 2017 yılında, Ali Deniz Esen Silivri Cezaevi’nde iken, Suruç katliamının yıl dönümünde, koğuşun bahçesinde “Suruç’un hesabı sorulacak” sloganı attığı belirtildi.

İddianamede, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığının söz konusu sloganla ilgili “örgüt propagandası” suçlamasıyla soruşturma başlattığı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:

“Silivri 6 No.Lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü’nde 20/07/2017 tarihinde saat 18:00 sıralarında şüpheli Ali Deniz Esen’in de aralarında bulunduğu terör suçlarından tutuklu kişilerce koğuşların bahçesinden yüksek sesle “Suruç’un hesabı sorulacak” şeklinde slogan attıkları, Suruçta ölen terör örgütü mensuplarının tek tek isimlerinin söylendiği iddiasıyla soruşturma başlatıldığı ve soruşturmanın halen devam ettiği, Görüldüğü üzere davalı Partinin 23/02/2020 tarihli Büyük Kongrede Parti Meclisi üyesi seçilen Ali Deniz Esen’in, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ile evrensel hukuk kuralları gereği silahlı terör örgütü kabul edilen PKK/KCK kapsamında, “Terör Örgütünün Propagandası Yapmak” suçundan hakkında soruşturma bulunduğu, Anayasa’nın 68. maddesinin dördüncü fıkrasına aykırı eyleminin niteliği dikkate alındığında, davalı siyasi partinin Anayasa’nın 69. maddesinin altıncı fıkrasında belirtilen fiillerin odağı haline gelmesinde sorumluluk taşıdığı, Anlaşılmıştır.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.