HDP kesintisiz eylem süreci başlattı: Sabrımız tükendi, gün sokağın sesini yükseltme günüdür!

HDP kesintisiz eylem süreci başlattı: Sabrımız tükendi, gün sokağın sesini yükseltme günüdür!
Yayınlama: 06.11.2020

HDP Sözcüsü Ebru Günay, faşist ittifakı yenilgiye uğratana kadar kesintisiz bir eylem sürecini başlattıklarını duyurdu.

HDP Sözcüsü Ebru Günay, HDP Genel Merkezinde düzenlediği haftalık olağan basın toplantısında, partisinin yeni dönem mücadele programını açıkladı.

PM ve MYK toplantılarında alınan kararları açıklayan Günay’ın konuşmasında satır başları şöyle:

“Bu toplantılarda içinde bulunduğumuz dönemin karanlık ruhundan çıkışın yöntemlerine dair oldukça kapsamlı ve tarihi tartışmalar yürüttük. Partimiz, Türkiye siyasi tarihine geçecek ve bir dönemin başlangıcı olacak kararlar aldı.”

‘MEVCUT REJİM ÇÜRÜMÜŞ, YOZLAŞMIŞTIR’

“Mevcut rejim çürümüş ve yozlaşmış bir rejimdir. Bizlere faşizmi alaşağı etmeye götürecek mücadele araçları örmek, demokratik direnişi büyütmek ve alternatif bir yönetim inşa etme görevi kalmıştır. Toplantımızda, AKP-MHP ittifakının kurmak istediği rejim için Türkiye’ye derin bir siyasi ve iktisadi kriz yaşattığı, iktidarda kalabilmek için her türlü zor ve hile araçlarına başvurduğu tespiti yapılmıştır.

Saray rejimi hayatın her alanında faşist politikaları dayatarak kendi iktidarını zor ve baskıyla sürdürmektedir. Geçmişte Afrikalılar sömürgecilerin faşizminde nasıl nefes alamadıysa, ABD’de George Floyd son cümlesinde nasıl nefes alamadığını haykırdıysa bugün tüm Türkiye halkları, Saray etrafında toplanan bir ittifak tarafından nefessiz bırakılmak istenmektedir.”

‘BU BİR MEYDAN OKUMADIR’

“Nefessiz bırakılmak isteniyoruz! Bu yüzden PM ve MYK’da kararını aldığımız mücadele programında Faşizme Karşı Direniş, Halklara Demokrasi ve Adalet dedik. Bu bir meydan okumadır! Kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı, ırkçı ve erkek egemen politikalarla toplumsal muhalefeti ve halkları hedef alan faşizme karşı hayatın her alanını siyasi, demokratik ve meşru barikatlara çevirmek hususunda yeni bir Demokratik Eylem Programını başlatma kararı aldık. Bir çağ yangınının içerisinde olduğumuz derin krizlere karşı partimiz üzerine düşen tarihi sorumluluğu yerine getirme konusunda kararlıdır. Haliyle HDP olarak toplumsal muhalefeti ve halkları hedef alan faşizme karşı daha güçlü, sürekliliği olan toplumsal bir mücadele hattının örülmesi gerektiğine karar kıldık.

Bu mücadele programı dumanı tüten acılar istemediğimiz; cezaevleri ve mezarlıkların dolup taşmaması için; tencerelerin ve tabakların yemeksiz kalmaması içindir. Bu mücadele, geleceği karartılan çocuklarımıza yaşanabilir bir gelecek bırakabilmek içindir. Emeği çalınan, alınteri görmezden gelinen halkımızın çığlığına sahip çıkmak içindir. Oyun oynar gibi savaşlar çıkaranların, katliamlar gerçekleştirenlerin devrini kapatmak içindir.

Bize saldırının nedenini çok iyi biliyoruz… Bizler bugün daha çok topluma daha çok demokrasi dediğimiz için saldırı altındayız. Karşımızdaki anlayış, örgütlü bir çete, örgütlü bir kötülük anlayışıdır.

Bu böyle gitmez! Gitmeyecek de… İçinde bulunduğumuz tarihi süreç, partimizi ortak mücadelenin öncü gücü olmaya çağırmakta, demokrasi güçlerini de daha fazla yan yana durmaya, ortak hareket etmeye zorlamaktadır. Çünkü biliyoruz ki, iktidar blokunun faşist iktidarını sürdürebilmesi, aynı zamanda Türkiye’deki demokrasi güçlerinin ve demokratik muhalefetin yetmezlikleriyle mümkün olabilmektedir. Bunu aşmanın yolu direnişi büyütmekten geçmektedir. “

‘BİZLER UMUTLULAR HAREKETİYİZ, SOKAKLARDA SESİ OLANLARIZ’

“Türkiye halklarının adalet, demokrasi ve özgürlük talebini karşılamakta geciktikçe faşist iktidar tahakkümünü sürdürmeye ve kalıcılaştırmaya devam edecektir. Partimizin misyonu uçuruma sürüklenen Türkiye’yi demokratikleştirerek felaketin önüne geçmektir. Faşizme karşı mücadelenin temel dinamiği bir araya gelmek ve toplumu savunmaktır. Faşizm konusunda en esaslı tespitleri yapanlar ve riskleri görenler faşizm kapıya dayandığı zamanlar sessizleşemez, kenara çekilemezler. Bu tavır ancak ve ancak kötülüğün yayılmasını hızlandıracaktır. Bu nedenle, tüm demokratik kamuoyuna, vicdan taşıyan her hücreye, isyan eden her yüreğe, sömürülen tüm ezilenlere sesleniyoruz: Bizler umutlular hareketiyiz ve saraylarda değil sokakta sesi olanlarız, cesaretini kaybetmemiş, öfke ve keşfedilmiş hakikatin sahipleriyiz.

Bizler artık bu ülkenin günlük uğraşı haline getirilmiş onursuzca bir ölüme, teslimiyete, merhametsiz bir affa, anlamsız yasalara, yalanlara, sadaka kültürüne çevrilen demokrasiye, diyalogsuz bir barışa, açlığa, yoksullukla terbiye edilmeye, en otoriter grupların elindeki yönetime, ülkenin en sahtekâr insanlarından oluşan diktatöryal-totaliter tarza, şovenist ve popülizme boğulmuş siyasete, demagojiye, dayatılan savaşa ve halkı sömürmeye hayır diyoruz.”

‘FAŞİZMİN İTTİFAKINA KARŞI HALKLARIN İTTİFAKI’

“Faşizmin ittifakına karşı halkların ittifakını hep birlikte kurmaya çağırıyor, gücümüzü birleştirelim faşizmi yenelim diyoruz. Faşizm yaymaya çalıştığı korku kadar aciz ve güçsüzdür.”

‘SEÇİMLERİ AŞAN BİR POZİSYONA GEÇEREK, İTTİFAKIMIZI GENİŞLETECEĞİZ’

“Bu nedenle faşizm karşısında demokratik direniş hattını örerek faşist ittifakı yenilgiye uğratana kadar kesintisiz bir eylem sürecini başlatıyoruz. Bundan sonra her sokak, her ev, faşizmin karşısında güçlü bir itirazın örgütlendiği alanlara çevrilecek. AKP-MHP iktidarını hayatın her alanından çıkarmak için ne sabrımız ne de tahammülümüz kalmıştır. Topluma yayılan bu umutsuzluk dalgasını kırmak seçimleri aşan bir pozisyona geçmek ve demokratik güç birliğini ev ev, sokak sokak örgütleyerek meydanlara taşırmak için yürüyüşümüzü büyütecek ve ittifakımızı genişleteceğiz.

HDP’ye üye olmak sadece bir siyasi parti üyeliği değil; onurlu bir mücadelenin temsilcisi, faşizme karşı demokratik barikatta yer alarak tarihe geçme fırsatı sunuyor bugün herkese. HDP asla sadece HDP değildir. HDP emekçinin alınteri; Kürdün, Arabın, Süryanin, Lazın, Çerkesin anadil mücadelesidir; Alevinin, Sünninin inanç özgürlüğüdür.”

‘DÖNÜP ARKANIZA BAKIN, BİTEN KİM, BÜYÜYEN KİM?’

“Açık bir şekilde diyoruz: Tüm faşistliğinizle elinizden geleni yapın! Rehin mi alacaksınız hiç durmayın, dava mı açacaksınız durmanız kabahat, çeteci yapıları bize karşı birleştirecek misiniz? Hiç durmayın, tüm varlığımızla buradayız. Haklı olduğumuz bu davada, sadece özgürlüğümüze ve halkımıza karşı borcumuz vardır. Biz sizin korkularınızın büyüklüğünü, siz de bizim direnişimizin büyüklüğünü tanıyorsunuz. Asla teslim olmayacağız. Asla diz çökmeyeceğiz. Hep birlikte başaracağız. Bitireceğinizi mi zannediyorsunuz. Dönüp arkanıza bakın, biten kim büyüyen kim diye. Bu yüzden asıl bu zulmün sahipleri korkmalıdır. AKP-MHP iktidarı zulmün, faşizmin ve yolsuzluğu üssü haline gelmiştir. HDP ise halkların ortak mücadele ve ortak yaşam arzusunun demokratik direniş üssüdür.”

‘BÜTÇE HAKKI İÇİN HER FABRİKAYI DİRENİŞ ALANINA ÇEVİRECEĞİZ’

“Şu anda mecliste bütçe görüşmeleri var. AKP-MHP ittifakının halklara vaat ettikleri şey saraya, savaşa ve yandaşa bütçedir. Bu bütçe halka ise açlık, yoksulluk ve işsizlik vaat ediyor. Bizler evrensel demokratik bir hak olan bütçe hakkına dayanarak; işimiz, aşımız ve soframız için halkların bütçeye katılımını Parlamento dışına taşıyoruz. Parlamentoyu işlevsiz hale getirmek isteyen AKP-MHP ittifakına karşı “Saraya, Savaşa, Yandaşa Değil Halka Bütçe” diyoruz. Yoksulluğa karşı iktisadi adalet, açlığa karşı itiraz, kadınların iktisadi kırımına karşı toplumsal cinsiyete dayalı bütçe isteyenler olarak meydan okuyoruz, biz varız ve halkın bütçesini yapacağız diyoruz. Bütçe hakkımızı kullanmak için her evin balkonunu bir Meclis komisyonuna, her sokağı bir Meclise, her kent meydanını bir kürsüye, her fabrikayı demokratik direniş alanına çevireceğiz.

Bu kapsamda semt pazarlarından fabrika vardiyalarına; TBMM’den sivil toplum örgütlerine; sokak afişlerinden sosyal medya mecralarına kadar her muhatabı bütçe hakkının bir parçası haline getirecek şekilde Demokratik Eylem Programımızı başlatıyoruz.”

‘SABRIMIZ TÜKENDİ’

“Bu eylem programını sabrı tükenenlerin sesi olmak ve yıkıma karşı inşa demek için başlatıyoruz. Tiranların, zorbaların yönetimini ezilenlerin sabrı belirler. Türkiye halklarının sabrı artık tükenmiştir. Toplumu nefessiz bırakan bu zorba sisteme tahammülümüz kalmamıştır.”

‘GÜN SOKAĞIN SESİNİ YÜKSELTME GÜNÜDÜR’

“Türkiye halklarının acil demokrasi ve adalet talebini karşılamak için mücadeleden başka bir yol bulunmamaktadır. HDP olarak bu acil ihtiyaca uygun kesintisiz bir eylem hattını geliştirmiş bulunuyoruz. Halk toplantıları, yürüyüşler, kitlesel basın açıklamalarıyla alanlarda olacağız. Bu programla soluksuz bir mücadeleyi başlattığımızı tüm halklarımıza duyuruyoruz. Mücadeleyi büyütme kararı; demokrasiye sahip çıkma çığlığının sesidir. Eşitliği sözde veya kâğıt üzerinde değil yaşamın her yerinde tesis etmenin sesidir. Kadınları görmezden gelenlere karşı sokakların mora boyanması, Jin Jîyan Azadî sloganın sınır tanımayan haykırışıdır. Gençlere söz hakkı tanımayanlara karşı gençlerin her yerde açacağı bayrağın adıdır. Kürtlere karşı kolonyal rüyalar görenlere karşı birliği büyütmek, zifiri karanlıklar dayatanlara karşı ulusal birlik çalışmalarını kalıcılaştırmanın çabasıdır. Gün sokağın sesini yükseltme, demokratik mücadeleyi daha da büyütme günüdür.

Mücadele Programımız açık bir şekilde daha çok eylem, daha çok özgürlük demektedir. Bu nedenle; Türkiye’nin her yerinde bölge, il ve ilçe toplantıları alacağız. Tüm örgütlü gücümüzle birlikte güçlü halk toplantıları yapacağız. Erkek ve devlet şiddetine karşı amansız bir mücadele hattı öreceğiz. Kadın ve gençlik Meclislerimizle birlikte her yerde eylem içinde olacağız. Her türlü zulme ve zalimliğe karşı büyük yürüyüşler düzenleyeceğiz. Saraya, savaşa ve yandaşa karşı sokakta, pazarda halkın bütçesini konuşacağız. Kürtler arası gerginliği büyütmeye çalışanlara karşı birliği savunacağız. Yaşam siyasetinin karşısına ölüm siyasetini dayatanları teşhir etmeye devam edeceğiz.

‘DEPREM VERGİSİ GASP EDİLEN HALKIN SESİ OLACAĞIZ’

Eylemlerimizle; maden işçilerinin ve deprem vergisi gasp edilen halkın sesi olacağız. Evine ekmek götüremeyenlerin ve keyif çayını ömrü boyunca göremeyenlerin hakkını savunacağız, Pandemi şartlarında işe gitmek zorunda kalan, sabah herkesten önce, akşam herkesten geç gelen tüm yoksulların, emeği her yerde sömürülen güvencesiz işçinin, emekliliğine göz dikilen yaşlının öfkesi olacağız.

Değerli halkımız, zorlu ve meşakkatli ama sonu mutlaka zafer ile bitecek bir yola girmiş bulunuyoruz. Bu zorlu yolculukta bütün halklarımıza çağrıda bulunuyoruz; HDP’ye üye olun, bu onurlu yürüyüşe omuz verin. Partimize üye olacak her bir yurttaşımız ile faşizme karşı mücadeleyi daha da büyütmüş olacağız.”

HDP SÖZCÜSÜ BASININ SORULARINI YANITLADI: BU BİR KESİNTİSİZ EYLEM SÜRECİ

Gazetecilerin mücadele programının ne zaman başlayacağı ve süresine dair sorusunu da yanıtlayan Günay, “Bu bir kesintisiz eylem sürecidir. Bulunduğumuz her alanda eylem programımızı hayata geçireceğiz. Bizim için her çalışma saati, dakikası, her sokak eylem hattı anlamına geliyor” dedi.

KILIÇDAROĞLU’NUN AÇIKLAMALARI

Günay, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun iktidarın Millet İttifakı’nı dağıtmaya dönük çalışmaları olduğu ve HDP üzerinde de bir çalışma olduğu, Kürtlere ayrı bir parti kurdurmak istendiği yönündeki açıklamasına dair ise şunları söyledi:

“HDP büyük bir parti… Bu anlamıyla Türkiye siyasetinde önemli bir mihenk taşı ve bir geleneği de yarattı. Herkes HDP’ye yönelik saldırıların farkında. İktidar komplovari oyunlarla HDP’yi zayıf düşürmeye çalışıyor. HDP demokratik bir parti, her türlü demokratik tartışmanın yaşanabileceği bir partidir. Bu HDP’den bir parti çıkıyor anlamına gelmiyor. Akıllara gelmesi bile garip karşılanacak bir durum.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.