HDP İl Örgütü Eşbaşkanı Ferhat Encü, kendisine tokat atan polisin daha önce de tehditlerde bulunduğunu belirterek, “Saldırı planlıydı. Bu tokattın hesabını soracağız” dedi.

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit ve hasta ve infazları yakılan tutukluların serbest bırakılması için dün İstanbul’un Kadıköy ilçesinde yapılan yürüyüş esnasında Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü Eşbaşkanı Ferhat Encü’ye polis önce hakaret etti. Polis, hakarete tepki gösteren Encü’ye daha sonra tokat attı. Kitleye saldıran polis, Encü’nün de arasında olduğu 69 kişiyi gözaltına alıp, Vatan Caddesi’nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürdü. 

Encü’nün gözaltında olduğu esnada İstanbul Valiliği yaptığı açıklamada, görüntülere rağmen Encü’nün küfür ettiği ve bu nedenle polisin tokat attığını iddia ederek, saldırgan polisi aklamaya çalıştı. Encu ile beraberindeki 69 isim, gecenin geç saatlerinde serbest bırakıldı. 

Ferhat Encü, tecrit ile hasta ve infazları yakılan tutukluların durumuna dikkat çekmek için 11 aydır yakınlarının eylem yaptığını anımsattı. Bu eylemlerle Türkiye’nin kendi yasalarına uyma çağrısı yapıldığını belirten Encü, anneler öncülüğünde yapılan eylemlere sürekli polisin saldırdığını hatırlattı. Bu minvalde basın açıklaması ve yürüyüş yapmak istediklerini ve bunun Anayasal bir hak olduğunun altını çizen Encü, ancak saldırı düzenlendiğini söyledi. HDP’nin yaptığı tüm eylem ve etkinliklere de polisin saldırdığına işaret eden Encü, “HDP’ye adım attırmama politikası izleniliyor” diyerek, tepkisini dile getirdi.


‘SALDIRI PLANLANDI’

Dün yaptıkları yürüyüşün engellenmesine ilişkin herhangi gerekçe sunulmadığını paylaşan Encü, eylem ve yürüyüş başlamadan polisin saldırdığını dile getirdi. Annelerle birlikte alana girdiklerini ve annelerin taleplerini dile getirmeye başladığı gibi saldırının başladığını belirten Encü, “Ben de bu esnada bunun hukuki olmadığını ifade ettim. Yasak kararının gösterilmesini istedim. Müzakereye davet ettim. Ancak gençler yerlerde sürüklenmeye başlandı, tokanladılar. Yerlerde tekmelendiler. Bu duruma itiraz ederken, bir polis amiri ki her eylemde şiddetin öncülüğünü yapan bu amir bana küfürler etti. Bunun üzerine küfür etmemesi yönünde ikazda bulundum. Güvenlik Şube Amiri Hanifi Zengin’in tam önünde bana tokat attı. Bu cesareti Zengin’in talimatlarından aldı. Bu nedenle bunun kesinlikle planlı bir şey olduğunu düşünüyorum” dedi.

DAHA ÖNCE DE TEHDİT ETTİ

“Kendisi kim olduğumu biliyor. Defalarca karşı karşıya geldik. Daha önce bana parmak sallayarak, ‘hesabını soracağım’ diyen aynı kişidir” diyen Encü, “Tokadın ardından bizzat Zengin’in kendisi gelip beni gözaltına aldı. Gözaltı sırasında da işkence uygulandı” diye konuştu. Roboskî Katliamı’nın yıldönümünde böyle bir saldırının gerçekleşmesinin “tesadüf” olmadığını dile getiren Encu, “AKP-MHP iktidarının bu ülkede yaratmış olduğu polis devletinin hukuksuzluğunun ve pervasızlığının sonucu olarak değerlendiriyorum” diye kaydetti.

‘TOKAT YAŞAMI SAVUNANLARA ATILDI’ 

Encü, tokadın kendisi şahsında yaşamı savunan herkese atıldığını söyledi. Encü, “Bu değerleri savunan bu siyasetin içinde barış demokrasi ve özgürlüğü insanca yaşamı savunan herkese başta Kürt halkına atılmış bir tokattır. Biz bu tokattı demokratik siyaset alanında, kendi mücadelemizi yükselterek bu demokrasiyi, özgürlüğü insanca yaşamı savunan herkese, bütün insanlara atılmış bir tokattır. Bu tokattın hesabını sandıkta ve her alanda soracağız” diye kaydetti.

VALİLİĞİN POLİSİ AKLAMA ÇABASI 

Valiliğin polisi aklama çabasına da değinen Encü, polisin yol açtığı tüm hukuksuzların bir kılıfa uydurulmaya çalışıldığını kaydetti. Amed Newrozu’nda Kemal Korkut’u vuran polisleri hatırlatan Encü, polislerin cezasız bırakıldığına işaret ederek, “Bu bir devlet geleneği” dedi. Encü, “Yüzlerce polis kamerası vardı. Saldırıdan önce küfür söylediğim iddia ediliyor. Buna ilişkin en ufak bir söylemimi ipat ederlerse, tüm kamuoyundan özür dilerim. Fakat tam tersi, polisin küfür söylediği tüm kamuoyu tarafından duyuluyor. Tokat ile birlikte bir kavram kullandım. Bu siyasi geleneğimizde ve aile terbiyemize de terstir ve öyle bir küfür etmem mümkün değildir. Küfür karanlık güçlerin işidir. Biz bu karanlığa karşı temiz bir dil ve siyaset yürütüyoruz.  Bu tokata ve diğer saldırılara karşı hukuki girişimde de bulunacağız. Ayrıca talimatı verenler hakkında da suç duyurusunu da bulunacağız” ifadelerini kullandı.