BATMAN – Hizbullah tetikçilerinin 5 yakınını katlettiği Murat Kılıç, katliamlardan sorumlu kişilerin bir bir tahliye edilmesiyle acılarının tazelendiğini söyledi. 

Diyarbakır, Mardin, Batman ve Şırnak gibi kentlerde 1990’lı yıllarda birçok kişiyi infaz eden Hizbullah tetikçilerinin tek tek tahliye edildikleri ortaya çıkıyor. 129 silahlı, satırlı ve bombalı saldırıda 91 kişinin öldürülmesinden sorumlu tutularak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından onaylanan 19 tetikçinin tahliyesinin ardından, Batman ve Adana’da 32 kişinin öldürülmesinden ağırlaştırılmış müebbet hapis ceza verilen askeri kanat sorumlusu Mithat Soysal ile Mehmet Salih Şimşek’in de yeniden yargılama talebiyle mahkemece tahliye edildiği kamuoyuna yansıdı.  

5 YAKININI KAYBETTİ

Hizbullah tetikçileri tarafından Batman’da 5 fertlerini yitiren Kılıç ailesi tahliyelere tepkili. Hizbulkontralar tarafından dedesi, amcası, dayısı ve teyzesinin oğlunu kaybeden Murat Kılıç, yaşanan tahliyelerle acılarının tazelendiğini ifade etti. Kılıç, babası Edip Kılıç’ın 1 Ekim 1992’de Beşevler mahallesinde bulunan evlerinin iki sokak ötesindeki iş yerini açmaya gittiği sırada 9 kurşunla katledildiğini belirtti. Kılıç, ailesine dönük ikinci Hizbullah saldırısının, katledilen babası için kurulan taziyenin 20’inci gününde gerçekleştiğini aktardı. 20 Ekim’de evlerinde süren taziyenin uzun namlulu silahlarla taradığını kaydeden Kılıç, bu saldırıda dedesi Şükrü Kılıç ile halasının eşi Anter Yalçın’ın katledildiğini ifade etti. Kılıç, bu saldırıda amcası İrfan Kılıç’ın ise yaralandığını ve şu an yatalak olduğunu söyledi. Sonrasında da saldırıların sürdüğünü kaydeden Kılıç, 9 Mayıs 1993’te teyzesinin oğlu olan dönemin Halkın Emek Partisi (HEP) Batman Merkez İlçe yöneticilerinden Medeni Göktepe ile 2 Eylül 1993’te amcası Habib Kılıç’ın katledildiğini aktardı. Katliamlar sırasında 3 yaşında olduğunu ve yaşananları çok az hatırladığını belirten Kılıç, “Daha acımızı yaşamadan bize yeni acılar yaşattılar. Belli aralıklarla katledilmeler yaşanıyordu. Bahçemizde kurduğumuz taziyede yaşanan silahlı taramayı hatırlıyorum. O gün çocuk, yaşlı, kadın demeden taziye tarandı. Bir katliam planı yapılmıştı. O günü hiç unutmuyorum” diye kaydetti. 

FAİLLER BULUN(A)MADI!

Katliamlardan sorumlu olanların açığa çıkarılmadığını, sembolik tutuklamaların yaşandığını ifade eden Kılıç, tutuklananların sonrasında serbest bırakıldığını belirtti. Olayın başından bu yana sağlıklı bir hukuki sürecin işletilmediğine dikkati çeken Kılıç, “O dönem cinayetleri işleyenler, göz yuman ve tetiği çektirenlerdir. Ancak onlar bir türlü ortaya çıkmadı. Sadece birkaç tetikçi tutuklandı. İnsan bunları görünce gerçekten üzülüyor. Sırf dilini konuştuğu için, kültürünü yaşatmak istediği için binlerce kişi şuan cezaevinde. Hasta tutuklular cezaevinde yaşamını yitiriyor. Son nefesini cezaevinde veren hasta tutuklular var. Bunlar hiçbir şekilde tahliye edilmiyor. İnfazları yakılıyor. Ancak yüzden fazla katliamdan sorumlu olanlar, cezası bitmeden bir gecede tahliye olabiliyor. Aslın da bu bize özel savaşın devreye konulduğunu gösteriyor. Bu adımlar özel savaşın adımları”  ifadelerini kullandı.

‘BOYUN EĞMEYEYİZ’ 

Katliamlardan hüküm giymiş olanların tahliye edilmesine tepki gösteren Kılıç, adalet talebinde bulundu. Kılıç, “Çocukluktan kalan travmalar var. Binlerce insanın katledildiği bir coğrafyada yaşıyoruz. Neredeyse her evde, her aileden katledilmiş birileri var.  Bu topraklarda bedel ödememiş insan yok gibi. Özel savaşın devreye konmasıyla yapılan katliamlar halen devam ediyor. Katliamlara, tutuklamalar da eklendi. Ölüm ile korkutulmaya çalışılan toplum, şimdi ise tutuklamalarla korkutulmaya çalışılıyor. O dönem katledilenlerin çocuklarıyız. Onlar o gün nasıl boyun eğmediyse, biz de boyun eğmeyeceğiz. 30 yıl önceki katliam ve sürgün nasıl ki çözüm olmadıysa bugün devreye konulan planlar da başarısız olacak” şeklinde konuştu.(MA)