Özgürlükçü Hukukçular Derneği üyesi Fırat Alan Ayyıldız gözaltına alınan yurttaşların maruz kaldıkları hukuksuzluklara dikkat çekerek “Avukat görüş yasağının uygulanmasının amacı kişi daha avukatıyla görüşüp haklarını öğrenmeden kişiyi cendereye çekerek hukuki süreci baltalamak” dedi.
Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi Fırat Alan Ayyıldız özellikle son dönemde gözaltılar da yapılan hukuksuzlukları ajansımıza değerlendirdi.
MÜVEKKİLERİMİZ HUKUKTA YERİ OLMAYAN USULLERLE KARŞI KARŞIYA
Ayyıldız: “Son dönemde özel olarak amaçlanan şey müvekkillerimiz gözaltına alındığında adil yargılanmayı ve savunma hakkını bağlamında silahların eşitliği ilkesini zedeleyerek müvekkillerimizi hukuka aykırı olarak cezalandırmaya ve yıldırmaya çalışmakta. Özellikle müvekkilerimiz gözaltında olduğu zaman kolluk ifadesine geçmeden önce delil elde etmek amacıyla özel ve hukukta herhangi bir yeri olmayan sorgu odalarında yer yer tehdit yer ye şantaj kullanılarak işlemediği suçları itiraf ettirtmeye çalışılmakta veya başka bireyler üzerine ifade vermeye zorlanmakta” dedi.
TÜRKİYE’DE CEZA YARGILAMASI MUHALLİFLERE KARŞI KULLANILIYOR
“Genel olarak Türkiye uygulamasına baktığımız zaman avukat görüş yasağı OHAL süreciyle beraber kanun hükmündeki kararnameler ile beraber ortaya çıktı daha sonra bu durum 24 saat boyunca karşımıza çıktı. Bu uygulamalar daha çok Türkiye de ki açık bir şekilde ceza yargılaması nasıl muhalif kesimlere karşı kullanıldığının bir kanıtı. Söz konusu avukat görüş yasağının uygulanmasının amacı kişi daha avukatıyla görüşüp haklarını öğrenmeden kişiyi cendereye çekerek hukuki süreci baltalamak. Daha öncede karşılaştığımız bir durum var. Özellikle seçimin hemen arefesinde karşılaştığımız durumu söylemek gerekirse Diyarbakır da 25 avukat arkadaşımız gözaltına alınırken direkt olarak arkadaşlarımızın dosyalarına kısıtlılık kararı ve avukat görüş yasağı konuldu. Avukat arkadaşlarımızı avukat sıfatımızla görmemiz engellendi ve o süreçte herhangi bir temasta bulunamadık. Bununla ilgili Türkiye Barolar Birliği ve 33 baro da basın açılamasında bulundu”
AMAÇ TOPLUMU SİNRİMEK
“Son yıllardaki artan hukuksuz uygulamalara baktığımızda devlet nezdinde asıl amaç şu: biz bu şekilde toplumu nasıl sindirebiliriz? Karşılaştığımız durum bireysel olarak görünse de genel olarak Türkiye uygulamasına baktığımız zaman biz bu insanın özgürlüğüne nasıl el koyabiliriz nasıl kişi hürriyetinden yoksun bırakabiliriz veya bundan delil nasıl elde edebiliriz olmakta. Bu şekilde bir amaçlama söz konusu. Aynı şekilde bu yöntemler baskı aracı olarak kullanılıyor. İtiraf ettirme aracı olarak kullanılıyor. Dolayısıyla savunma hakkının ihlaline sebep veriyor. Adil yargılanma hakkın ihlaline sebep veriyor ve son olarak şunu da söylemek gerekirse: biz burada ilk başta bizim için önemli olan o zaman diliminde biz müdafilik görevimizi yerine getiremiyoruz. Bizim içinde büyük bir problem oluyor ve aynı şekilde bize karşı da bir suç işlenmiş oluyor”
EMNİYETTE AVUKATLAR POLİS BARİKATLARIYLA KARŞILAŞIYOR
“”Ülkede gün geçtikçe vatandaş hukuka olan inancını yitirmekte, yasalarla güvence altına alınmış toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkını kullanmak isteyen vatandaş kolluğun işkencesiyle gözaltına alındıktan sonra emniyete ifade aşamasında özelikle toplu gözaltılarda avukata engel çıkarmak için polis adeta karakolda barikat kuruyor: Avukatın ifadeye girmesine müdahale ederek işkence uygulanarak dışarı çıkartılıyor. Bunun en son örneğini Suruç için adalet isteyen gençlerin avukatlarına dönük olarak emniyete yapılan muameleye şahit olduk.”
MÜCADELEMİZ TÜM TOPLUM İÇİN
“Bizim topluma karşı bir hukuki sorumluluğumuz var ve şunu da söylemek gerekirse biz bunu niye ele alıyoruz? Niye konuşuyoruz bu durumu çünkü bizim avukatlık pratiğimizde bireysel savunma yoktur. Toplumsal savunma vardır. Biz toplum için hukuki mücadele veriyoruz. Biz bu durumla ilgili bu hukuksuzluklarla karşı karşıya kaldığımız zaman o gün de biz gereken tutanaklarımızı tuttuk avukat arkadaşlarımızla beraber ve gereken mercilere ilettik. İstanbul barosuna ilettik. Bununla ilgili suç duyurusun da bulunduk aynı şekilde soruşturma savcısıyla görüştük suç duyurusu sonrasında şunu da söylemek gerekirse bu durumun peşini bırakmayacağız. Biz istemeyiz ki diğer meslektaşlarımız da avukat arkadaşlarımızda bu durumla karşı karşıya kalsın. Bu durumun bu sürecin takipçisi olacağımızı da belirtmek isteriz”
VEYSİ ATMACA