Van’da depremzedelerin kaldığı konteyner kente giden AKP’liler, öğrencilere tablet dağıtmak için velilerine AKP’ye üyelik şartı koştu. Kimi aileler “Biz onurumuzu bir tablete satmayız” diyerek bu duruma tepki gösterdi.Koronavirüs salgını nedeniyle EBA sistemi üzerinen uzaktan eğitimle başlanan 2020-201 eğitim ve öğretim döneminde Milli Eğitim Bakanlığı’nın yüz yüze eğitime geçiş planlamasının ikinci aşaması olarak ilkokul 2, 3, 4’üncü sınıflar, köy okulları, 8 ve 12’nci sınıflar, lise hazırlık sınıfı öğrencileri ile özel gereksinimli öğrenciler dün itibariyle yüz yüze eğitime başladı. Buna göre haftanın iki gün yüz yüze, üç günü ise uzaktan eğitim verilecek.  

500 BİN TABLET DAĞITILACAK

 Yüz yüze eğitime başlanmasının ilk gününde Çankırı’da bir ilkokulu ziyaret eden Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, daha önce 500 bin öğrenciye dağıtılacağını duyurdukları tabletlerin dağıtımına başlandığını açıkladı.  Fakat Bakan Selçuk’un dağıtımına başlandığını duyurduğu tabletler için Van’daki ailelere AKP’ye üyelik şartı koşuldu.  

KONTEYNER KENTE GİTTİLER

 Kentte 2011 yılında yaşanan deprem felaketinin ardından depremzede aileler için İpekyolu ilçesine bağlı İstasyon Mahallesi’nde kurulan ve bugün hala yaklaşık 200 ailenin kalmayı sürdürdüğü konteyner kente giden AKP’liler, kapı kapı dolaştıkları ailelere salgın nedeniyle uzaktan eğitim gören öğrencilere tablet dağıtacaklarını söyledi.  9 Ekim günü yaşandığı öğrenilen olayla ilgili edinilen bilgilere göre; üç araçla konteyner kente giden AKP’liler, çocuklarının tablet alabilmesi için ailelere AKP’ye üye olmaları şartı koştu. Konteyner kentte kalanlardan birkaç dışında ailelerin büyük bölümü çocuklarına tablet verilmesi için partiye üyelik şartı koşan AKP’lilere tepki gösterdi. Ailesi ile birlikte konteyner kentte yaşayan Rasim Acar, konteyner kente gelen AKP’lilerin ailelere tablet dağıtacaklarını söylediklerini, karşılığında ise AKP’ye üye olmaları şartı koşup kimlik bilgileri ve fotoğraflarını istediğini anlattı. Bazı ailelerin çocukları için tablet alma umuduyla bu teklifi kabul ettiğini belirten Acar, karşı klarşıya kaldıkları bu yaklaşıma ilişkin şunları söyledi: “Halkı tehdit ederek AKP’ye üye yapmalarına hakkı yoktur. Burada bulunan insanların durumu ortada. Bu yetmezmiş gibi bir de gelip bu durumu kullanıyorlar. Benim siyasi düşüncem ne olursa olsun bir siyasi partinin bu şekilde beni tehdit etmeye hakkı yoktur. Bir tabletin değeri nedir ki? Seni ve iradeni tanımıyorlar.” 

‘YOKSULLUĞUMUZDAN FAYDALANIYORLAR’

 9 yıldır konteyner kentte yaşadıklarını dile getiren Süheyla Yıldız ise, çocuklarının eğitimi için tablet almalarının hakları olduğu, ancak içerisinde bulundukları yoksulluğun siyaseten kullanıldığını ifade etti. Yıldız, “Fakir fukarayız, onlar da gelip iş, para veya tablet karşılığında bu durumumuzdan faydalanıyorlar” diye konuştu.  

‘ÇOCUĞUM GEREKİRSE OKUMASIN’

 Kamp sakinlerinden İran Acar da, kentte AKP’ye olanların tok, olmayanların ise aç bırakıldığını ifade etti. Kendilerine bu şekilde yaklaşılmasını kabul etmediklerini söyleyen Acar, “Bir tablet için gidip hayatta AKP’ye üye olmam. Çocuğum gerekirse hiç okumasın evinde otursun. Namusumu ve şerefimi bir tablete değiştirmem” diyerek tepkisini gösterdi.