hapis cezasının infazının 3 ay önce dolduğunu dile getiren Yıldırım, “Müvekkil bütün infazını tamamlamış ve 3 aydır hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulmaktadır. En son verdiğimiz dilekçeye de Yargıtay adeta kulaklarını kapatmış ve hukuksuz bir şekilde müvekkil cezaevinde tutulmaktadır. Gülser Yıldırım hakkında bugüne kadar başka bir dosyadan herhangi bir tutuklama kararı söz konusu değildir. Sadece Kobanê davasında ev hapsi tedbiri uygulanmıştır” ifadelerini kullandı.
HDP’LİLERE ÖZEL UYGULAMA
Yargının ikiyüzlü bir tutumunun olduğunu belirten Av. Yıldırım, Hizbullah ve Gülen cemaati dosyalarında 1 yıllık sürenin “tutuklulukta makul süre” olarak kabul edildiğini, ancak HDP’li milletvekillerine özel bir uygulama olması nedeniyle hukuka aykırı, siyasi konjonktüre göre hareket edildiğini söyledi. Yaşananların “hukuki aymazlık” olarak değerlendiren Av. Yıldırım, “Bir insanın infazını aşar şekilde tutuklu kalması benim gördüğüm ilk olaydır. Bu nedenle bu hukuki aykırılığa karşı insan haklarını savunan herkesi karşı çıkmaya çağırıyoruz” dedi.
AİHM’in ihlal kararına rağmen tahliye kararının verilmediğini belirten Av. Yıldırım, “Bu işin en trajikomik, en kabul edilemez yanı bu dosyanın Yargıtay eliyle infazın 3 ay aşılmasıdır. Yani bundan sonra kanunsuz bir uygulama söz konusudur. Ve bu suçu bütün Yargıtay hakimleri işlemektedir. Biz de en kısa zamanda Yargıtay 3’üncü Dairedeki hakimleri HSK’ye şikayet edeceğiz” şeklinde konuştu.