İmralı tecridinde CPT’nin Türkiye ile sessiz işbirliği

İmralı tecridinde CPT’nin Türkiye ile sessiz işbirliği
Yayınlama: 22.12.2023

İmralı’ya gitme yetkisi bulunan tek uluslararası kurum olan CPT, yaptığı ziyaretlerin raporlarını Türkiye’nin izni olmadığı gerekçesiyle kamuoyu ile paylaşmasa da tavsiye kararlarına uymayan ülkelere dair açıklama yetkisine sahip. Abdullah Öcalan’dan 33 aydır haber alınamamasına rağmen açıklama yapmaktan imtina eden CPT, adeta Türkiye ile sessiz işbirliği içerisinde.

Türkiye’de “ada” deyince ilk akla gelen yerdir İmralı Adası. Tarihi, turistik ya da gezilecek bir yer olmasından kaynaklı değil, milyonlarca kişinin “irademdir” ve “önderimdir” dediği PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın burada tutulmasından dolayı.

İmralı Adası, Marmara Denizi’nde bulunan ve Bursa iline bağlı bir yer. Mudanya ve Gemlik ilçelerinden seferlerin yapıldığı bir ada. Ancak bu seferler, sadece devlete ve devletin izin verdiği kişi ya da kurumlara açık. Ada, tümüyle askeri yasak bölge statüsünde ve izinsiz tek bir kişinin dahi gidemediği bir yer. 

Adalet Bakanlığı, “iç güvenlikten”, yani adada bulunan İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nden sorumlu iken, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı geriye kalan bölümlerden sorumlu. 

Ada’daki cezaevi, 11 Ağustos 1935’te faaliyete geçti. Cezaevinin ilk konukları cinayet suçundan ceza almış İstanbul ve Bursa cezaevlerinde yatan 50 hükümlü oldu. Eski başbakanlardan Adnan Menderes ile bakanlar Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan, sanatçı Yılmaz Güney, ressam İbrahim Balaban ve Rum Ressam Angulos Stafonodis da burada kalmış isimlerden. 

Uluslararası komplo ile 15 Şubat 1999’da Türkiye’ye getirilen PKK Lideri Öcalan’ın buradaki cezaevine konulması sonrası ada “Özel Güvenlik Bölgesi” ilan edildi. Tam olarak kaç personel ve askerin burada kaldığı bilinmiyor, ancak bu sayı yüzlerle ifade ediliyor.

 


33 AYDIR HABER YOK

Öcalan’ın yanı sıra politik tutsaklar Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş da buradaki cezaevinde tutuluyor. Ancak ne Abdullah Öcalan ne de diğer 3 tutsaktan 33 aydır haber yok.   

PKK lideri en son 25 Mart 2021 tarihinde kardeşi Mehmet Öcalan ile telefonla görüşebildi. Kesintili telefon görüşmesinden bu yana İmralı’da neler olup bittiğine dair tek bir bilgi yok. 

Hukukçu, siyasetçi, aydın, yazar, gazetecilerin de aralarında olduğu binlerce ismin buna karşı yaptığı başvurulara ise yanıt verilmiyor. 

EN SON ZİYARET CPT’NİN

İmralı’ya gitme yetkisi bulunan tek uluslararası kurum Avrupa Konseyi İşkencenin Önlenmesi Komitesi (CPT). CPT, 3 Ekim 2022’de yaptığı açıklamayla 20-29 Eylül tarihleri arasında Türkiye’yi ziyaret ettiğini ve ziyaret ettiği kurumlar arasında İmralı’nın da yer aldığını duyurdu. 

Heyetin Başkanı olan CPT 2. Başkan Yardımcısı Therese Rytter, 4 Ekim 2022’de ziyarete dair Mezopotamya Ajansı’nın (MA) sorularına verdiği yanıtlarda, “Türkiye’deki tüm mahkûmları ziyaret ettiğimizi söyleyebilirim ama bulgularımızı açıklayamam” dedi. 

Asrın Hukuk Bürosu ve diğer çevreler, sonrasında CPT’ye birçok “acil” başvuru çağrısı yaptı. Ancak hiçbir çağrıya yanıt verilmedi. CPT, son ziyaretine dair hazırladığı raporu yayınlamamasını da “İlgili ülkenin hükümeti yayınlanmasını talep edene kadar yayınlamaz” ilkesine dayandırdı. 

CPT’YE DAİR 

CPT, 46 devletin üye olduğu Avrupa Konseyi’nin bağımsız bir izleme organı. Kendi rol ve misyonunu, “özgürlüğünden yoksun bırakılan kişilere nasıl davranıldığını görmek için Avrupa Konseyi’ne üye devletlerdeki gözaltı yerlerini ziyaret eder” şeklinde tanımlıyor. CPT, taraf ülkelere her 4 yılda bir periyodik ziyaretler gerçekleştiriyor. Ayrıca “ciddi bir durumu izlemenin gerekli olduğunu düşünmesi durumunda” üye ülkelere habersiz ziyaretler de gerçekleştirme yetkisine sahip. Ziyaret ettiği tüm ülkelerde sınırsız erişim hakkında sahip olan CPT, tutsaklarla özel görüşmeler yapabiliyor, bilgi sağlayabilecek herkesle serbestçe iletişim kurabiliyor. CPT delegasyonu, ziyaretlerinin sonunda ise, ön gözlemlerini sunmak için ilgili bakan ya da hükümet yetkilileriyle görüşüyor.

CPT, bireysel şikayetleri işleme koymuyor ve yasal işlemlere müdahale hakkına sahip değil. Ancak ilgili kişi ya da kişilerin rızası ile yetkililere bireysel vakalar sunabiliyor ve kötü muamele iddialarına yönelik bir soruşturma talebinde bulunabiliyor. 

AÇIKLAMA YAPABİLİR Mİ YAPAMAZ MI?   

CPT, ayrıca her ziyaret sonrası ilgili devlete tavsiye, yorum ve bilgi taleplerini içeren bir rapor sunuyor. Rapor sonrası ilgili makamlardan 3 ya da 6 ay arasında, yapılan tavsiyelerin uygulanması için alınan önlemlere dair ayrıntılı bilgi isteniyor. Bu temas ve görüşmelerin tümü gizli yürütülüyor. Sonrasında da CPT tarafından rapora son şekli veriliyor. İlgili devlet yetkilileri isterse rapor yayınlanıyor. Bazı ülkeler, yanıtlarıyla birlikte CPT’nin raporunun otomatik olarak yayınlanmasına izin veriyor. Ancak Türkiye bu ülkeler arasında yer almıyor. 

CPT, İmralı’ya dair son raporunu açıklamamasını gerekçesini de bu “izne” bağlıyor. Ancak CPT’nin tavsiye kararlarına uyulmaması halinde, hazırladığı raporlar yerine konu hakkında açıklama yetkisi bulunuyor. Bu yetki için üyelerinin 3’te 2 çoğunluğu yeterli. 

Türkiye’de İmralı’ya gitmek isteyen hukuk örgütleri ile Abdullah Öcalan’ın müdafiliğini yapan Asrın Hukuk Bürosu avukatları da CPT’yi bu yetkili kullanmamakla eleştiriyor. 

CPT’NİN İMRALI ZİYARETLERİ

Peki CPT Türkiye’ye kaç kere geldi, kaçında İmralı’yı da ziyaret etti ve bu ziyaretlere dair rapor açıkladı. 

CPT, 1999’dan bu yana Türkiye’ye toplam 25 ziyaret gerçekleştirdi. Bunlardan 6’sı periyodik, 1’i üst düzey görüşme, 18’i ise habersiz ziyaretler oldu. Bu ziyaretlerden 9’unda (1999, 2001, 2003, 2007, 2010, 2013, 2016, 2019, 2022) İmralı Cezaevi de ziyaret edildi. Diğer ziyaretlerin 3’ünde de İmralı’daki koşullar gündeme geldi. 

Bu ziyaretlerin 6’sına dair hazırlanan raporlar açıklandı. Her raporda Abdullah Öcalan üzerindeki tecride işaret edilerek, çeşitli hak ihlallerine yer verildi. Ayrıca açıklanan raporlarda, kötü muamele koşullarının son bulması için çeşitli tavsiyelere yer verildi. Ancak, tecrit ve hak ihlalleri artmasına rağmen “tavsiye” dışına çıkılmadı.  

TÜRKİYE İLE ‘İŞBİRLİĞİ’ İÇİNDE 

CPT, üye ülkeler “işbirliği” yapmazsa ya da “Komite’nin tavsiyeleri ışığında durumu iyileştirmeyi reddederse” açıklama yapabileceğini beyan ediyor. CPT’nin bu kapsamda bugüne kadar yaptığı birçok açıklama mevcut. 

CPT, söz konusu maddeye dayanarak, tavsiye kararlarına uymayan birçok ülke hakkında bugüne kadar açıklama yaptı; 2001-2003’te Rusya, 2011’de Yunanistan, 2015’te Bulgaristan, 2017’de Belçika, 2019’da Rusya ve 2021’de Bulgaristan’a dair yapılan açıklamalar bunlardan sadece birkaçı. 

4 Kasım 2021 tarihli Bulgaristan açıklamasında, sosyal bakım kurumları ve psikiyatrik kurumlara yerleştirilen kişilerin durumuna dair uzun süredir devam eden tavsiyelere uyulmadığı vurgulandı. Açıklamada, bazı bakım evlerindeki durum “korkunç” olarak eleştirildi.  

2024 ZİYARETLERİ ARASINDA İMRALI YOK

Ancak Türkiye’ye dair en son açıklama 1996 yılına ait. Yani Abdullah Öcalan’ın İmralı’ya getirilmesinden önceki bir tarih. İmralı’da 33 aydır haber alamama yani “incommunicado” hali sürmesine rağmen CPT’den herhangi bir açıklama yapılmıyor. CPT, 2024’te ziyaret edeceği ülkeler arasında Türkiye’yi de dâhil etmedi.  (MA)