Kadın katliamlarına karşı eylem yapanların yargılandığı duruşma ertelendi

Kadın katliamlarına karşı eylem yapanların yargılandığı duruşma ertelendi
Yayınlama: 20.06.2023

ANKARA – Kadın katliamlarına karşı eylem yapmak isterken darp edilerek gözaltına alınan kadınların yargılandığı duruşmada konuşan avukat Döndü Kurşunoğlu, “Burada yargılanan Ankara Emniyet Müdürlüğü polisleri olmalıydı” dedi.

“Kadınları değil katilleri yargıla” şiarıyla 3 Ağustos 2021’de Ankara’da Sakarya Meydanı’nda eylem yapmak isteyen ve darp edilerek gözaltına alınan 15 kadın ve LGBTI+ birey hakkında “2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet”, “görevi yaptırmamak için direnmek” ve “basit yaralama” suçlamalarıyla açılan davanın ikinci duruşması Ankara 66’ncı Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşmada avukatlar hazır bulunurken, “basit yaralama” iddiasıyla suçlamada bulunan polisler de davacı olarak salonda yer aldı.

Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşma savunmaların alınmasıyla sürdü. Avukat Ekin Yavuz, iddianamede yer alan üç ayrı suçun maddi unsurlarının oluşmadığını belirtti. Somut bir suçlamanın ve iddianın söz konusu olmadığını belirten Yavuz, beraat talebinde bulundu.

‘423 KADIN KATLEDİLDİ’ 

Avukat Saime Nur Alp, 2021 yılında Türkiye’de 423 kadının katledildiğini hatırlatarak, “Kadın cinayetleri politiktir. Bu nedenle de kadınlar bu durumu protesto etmek üzer anayasal haklarını kullanarak sokağa çıktı. Polis ‘dağıl’ ihtarı yapmayarak müvekkil ve sanıkları ters kelepçe ve işkence ile gözaltına almıştır. Yapılan işlem hukuksuzdur. Savcı her ne kadar iddianamede o dönem bir eylemlilik yasağı olduğunu kaydetse de o dönem müdahalede bulunulmayan eylemler vardı” diye konuştu.

Alp, daha sonra 2021 yılında müdahalede bulunulan ve bulunulmayan eylemlere ilişkin iki raporu mahkemeye sundu.

‘POLİSLER YARGILANMALI’

Ardından söz alan avukat Döndü Kurşunluoğlu, Ankara Kadın Platformu’nun yaşanan kadın cinayetlerine karşı bir eylem çağrısında bulunduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: “Polis kadınları çember dışarısına çıkarmıyor ama ‘dağılın’ ihtarı yapıyor. Sürekli bir polis, çevik kuvvet tacizi mevcuttu. Müvekkiller işkenceyle gözaltına alınıyorlar. 8 kişi küçücük bir alanda nefes alamaz haldeydik. Kalkanlarla darp edildik. Müvekkiller işkence edilmiş, saatlerce bekletilmiş, işkenceye uğratılmışladır. Savcı yanlı davranmış. Ne hikmetse sadece müvekkiller adına aleyhe hususları toplamış. Metehan Çakmakçı ‘yaralandım ama kim yaraladı bilmiyorum’ diyor. Bu esas alınıyor. Buse Üçer ve İlay Kadiroğlu’nun müştekileri yaraladıklarına dair bir delil yok. Burada yargılananların Ankara Emniyet Müdürlüğü polisleri olmalı. Bu yargılama kadınların ezilmesine karşı ses çıkaranların sesini kısmaya yönelik bir yargılama.”

Eylemde basın mensuplarının görüntü alacağı zaman kalkanlarını yukarı kaldırıldıklarını söyleyen polis memuru Ali Kedilioğlu, aldıkları talimatı uyguladıklarını dile getirdi. 

Savunmaların ardından duruşma, kadınların avukatlarının süre talep etmesi üzerine 14 Eylül saat 10.30’a ertelendi.