Tecavüz, şantaj ve fuhuş: Fail korucu ve arkadaşları beraat ettirildi

Tecavüz, şantaj ve fuhuş: Fail korucu ve arkadaşları beraat ettirildi
Yayınlama: 12.04.2024

Biri korucu 4 kişinin şantajla sistematik tecavüzüne uğrayan ve fuhuşa zorlanan kadının şikayeti üzerine başlatılan soruşturmada, şikayetin bir buçuk yıl sonra yapılmasını “hayatın olağan akışına aykırı” değerlendiren savcılık takipsizlik kararı verdi.

Mêrdîn’in Derik ilçesinde Eylül 2023 tarihinde 22 yaşındaki bir kadının şantajla sistematik tecavüz suçlamasıyla yaptığı şikayet üzerine korucu Yakup Akyol ile arkadaşları Çetin Tag, Suud Çelik ve Harun Yılmaz gözaltına alındı. 

Kadın, sanıkların kendisine 2021 yılından başlayarak, bir buçuk yıl boyunca şantajla sistematik bir şekilde tecavüz ettiğini ve fuhuşa zorladığını ifade etti. Başlatılan soruşturma kapsamında ifadeler alındı. Faillerden Suud Çelik, “rıza”, Çetin Tag “iftira” ifadeleriyle kendilerini savunurken, korucu Yakup Akyol da kadının “dağa çıkmasını engellediği” için kendisine iftira atıldığını iddia etti. Derik Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adli kontrol talebiyle hakimliğe sevk edilen failler serbest bırakıldı. Hakim, failler hakkında “adli kontrol” uygulamalarının ağır olacağı gerekçesiyle sadece “yurt dışı yasağı” kararı verdi. 

Kararda, “(…) üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu ve yoğunluğu nazara alınarak, bu aşamada belirlenen yerlere başvurmak adli kontrolünün ağır olacağı, savcılık talebinde bulunan yurt dışına çıkış yasağı konulmak suretiyle adli kontrol tedbirinin uygulanmasının ise ölçüsüz olmayacağı…” ifadeleri yer aldı. 

TAKİPSİZLİK KARARI VERİLDİ

Kadın koruma altına alınırken, sanıkların tutuklanması talebiyle yapılan itiraz reddedildi. Soruşturmayı tamamlayan savcılık, sanıklar hakkında “takipsizlik” kararı verdi.

Soruşturma kapsamında faillerin telefonlarında genç kadına ait cinsel içerikli görüntüler çıkmasına ve yazışmaların kadının beyanlarını desteklemesine rağmen kararda kadının beyanları “soyut” olarak değerlendirildi. Savcılık kararında “Yakup Akyol isimli şahsın telefonundan 7 adet müstehcen içerikli video kaydına, 15 adet müstehcen görüntüye rastlandığı” belirtildi. Ayrıca video kayıtlarından birinin şahsın kendi telefonundan çekilerek arşivlendiği kaydedildi. 

 Savcılık; genç kadının şikayetçi olduğu Harun Yılmaz isimli şahsın üzerine atılı eylemleri işlediğine dair “soyut iddiadan başkaca kamu davası açmaya yeterlilikte ve nitelikte delil elde edilemediği” ifadelerini kullanarak, “Yine her ne kadar müşteki yaklaşık bir buçuk sene önce cinsel saldırıya uğradığını, görüntülerinin çekilip şantaj yoluyla cinsel ilişkiye zorlandığını iddia etmiş ise de; normal koşullarda vahamet içeren böyle bir olayı yaşayan mağdurun ivedikle adli mercilere başvurması gerekirken mağdurun bir buçuk yıl sonra kolluk merkezine başvurmuş olması durumunun hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu suretle mağdurun ailesi tarafından başkasıyla evlendirilmesi kararına tepki olarak ailesinden ve toplum baskısından çekinmesi sebebiyle bu şekilde beyanlarda bulunduğu kanaatine varıldığı” iddiasında bulundu.

SAVCILIK GÖRÜNTÜLERE RAĞMEN ‘RIZA’ DEDİ 

Genç kadının kendisine cinsel saldırıda bulunulduğu anlara dair görüntü kaydını dosyaya sunmasına rağmen Savcılık, şu iddialarda bulundu: “Yakup Akyol ve Çetin Tağ’a ait telefonlarda müştekiye ait müstehcen içerikli herhangi bir resim veya çekilmiş video kaydına rastlanılmadığı, şantaj içerikli mesaj içeriklerine rastlanılmadığı, yine Süud’un rızaen teslim ettiği video görüntüsünde ve telefonunda çıkan bir videoda müşteki yer alsa da, Süut ile müştekinin bir dönem duygusal arkadaşlık yaşadıklarına ilişkin şüpheli Süut beyan ile müşteki beyanı ve aralarında geçen konuşmaların olduğu ekran görüntüleri birlikte değerlendirildiğinde söz konusu videonun rıza dışı veya zorla çekildiğine ilişkin beyan dışında delil olmadığı anlaşılmakla (…)”

AV. KOÇ: KARAR HUKUKA AYKIRI

Avukat Dilan Koç, savcılık kararına itiraz etti. Koç, itiraz dilekçesinde verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, “Oysa ki adeta tüm şüphelileri aklarcasına hazırlanana karar çelişkilerden ibarettir” dedi. 

Dilekçenin devamında şüphelilerin telefonlarında tespit edilen içeriklere dikkat çeken Koç, “Şüphelilerden Harun Yılmaz’ın telefonunda müvekkile ait görüntüler tespit edilmiş olup iddia makamı yine yorum yoluna giderek bu görüntülerin duygusal ilişki sebebiyle olduğuna kanaat getirerek şüpheli lehine değerlendirmiştir. Şüphelinin yapmış olduğu savunmaya iddia makamının koşulsuz itibar ettiği gibi bir an için itibar edelim ve rıza ile görüntülerin çekildiğini kabul edelim. Bu görüntülerin şüpheli tarafından şantaj için kullanılmadığı kabulü aşırı zorlamaya girmektedir. (…) Soruşturma dosyası deliller yeterince araştırılmadan tamamlanarak kovuşturmaya yer olmadığına dair kararla kapatılmıştır. Müvekkilin alına beyanında izah etmiş olduğu hiç bir durum için araştırma yapılmamıştır. Dosyada etkin bir soruşturma yapılmamış, eksik incelemeler sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karar hatalı ve hukuka aykırıdır” ifadelerine yer verdi.  (MA)