Yeşil Sol Parti Van adayı Sayyiğit: 7 Haziran’ın ötesinde bir hava var

Yeşil Sol Parti Van adayı Sayyiğit: 7 Haziran’ın ötesinde bir hava var
Yayınlama: 20.04.2023

VAN – KHK’li olduğu gerekçesiyle mazbatası gasp edilen Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, Yeşil Sol Parti’den aday oldu. Kaçmaz, “Kapatılan kadın kurumlarını daha güçlü açacağız” dedi. 

Serhat bölgesinin en büyük kenti olan Van, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’nin (Yeşil Sol Parti) hedefi 8’de 8 milletvekili çıkararak bir ilki başarmak. 1 milyon 200 bin nüfusa sahip olan Van’ın 704 bin seçmeni bulunuyor. 

2019 yerel seçimlerinde yüzde 54 oy oranı ile Van’ın Edremit Belediye Eşbaşkanı seçilen Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevinden ihraç edildiği gerekçesiyle mazbatası AKP’li adaya verilerek, gasp edildi. AKP tarafından mazbatası gasp edilen Sayyiğit, 14 Mayıs seçimlerinde Yeşil Sol Parti’nin 3’ünücü sıra adayı oldu.

Van’ın (Gevaş) ilçesinde doğan Sayyiğit, ilk, orta ve lise öğrenimimi Vestan’da tamamladı. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Coğrafya Bölümü mezunu olan Sayyiğit, aynı alanda yüksek lisans yaptı. 2008 yılında öğretmen olarak Van’ın Çatak ilçesine atanan Sayyiğit, Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) ilçe temsilcisi olarak görev yaptı. 2014-2017 tarihleri arasında Eğitim Sen Van Şube Eşbaşkanı olarak görev yapan Sayyiğit, 2017 yılında çıkarılan 686 sayılı KHK ile ihraç edildi. 2019 yılında yapılan yerel seçimlerde Edremit Belediye Eşbaşkanı olarak seçilen Sayyiğit, KHK’li olduğu gerekçesiyle mazbatası verilmedi. 

‘KAYBEDECEK BİR YÜZYILIMIZ DAHA YOK’

Yeşil Sol Parti Van milletvekili adayı Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, 14 Mayıs’ta gerçekleştirilecek seçimin yüz yıllık rejimi devirmek bakımından hem tarihi, hem de stratejik önem taşıdığını söyledi. Yüz yıldır bu topraklarda “öteki” muamelesi görüp, her türlü inkar, imha ve asimilasyon politikasına maruz bırakıldıklarını söyleyen Kaçmaz, bu politikalara karşı, kadın öncülüğünde hayata geçirilen muazzam bir mücadelenin açığa çıktığını söyledi. Bu mücadele geleneğinden aldıkları güçle hareket ettiklerini ifade eden Sayyiğit, “Kaybedecek bir yüz yılımız daha yok. Bu çerçevede genelde yüzyıllık rejimin, özelde de 21 yıllık AKP-MHP faşist iktidarını devirmek temel hedefimizdir. Demokratik Cumhuriyetin inşası için çıktığımız bu yolda başaran, kazanan bizler olacağız. Üçüncü yolun yaşamsallaştırılması için sağlam adımlarla mücadelemizi büyüteceğiz” dedi. 

‘YEŞİL SOL PARTİ, HALKLARIN SESİDİR’

Yeşil Sol Parti’nin geldiği mücadele geleneğine değinen Sayyiğit, “HEP ile başlayan ve bugüne kadar durmadan toplumsal dinamikleri kendinde yaşatan, tüm ezilenlerin, emekçilerin, halkların sesini duyuran bir gelenek. Bu geleneğin dinamikliğini ve örgütlülüğünü mücadele yöntemi ile hakikat arayışını halklarla buluşturabilecek olan Yeşil Sol Parti, daha da güçlü şekilde temsiliyet boyutunu gerçekleştirecektir. Bu çerçevede Meclis’te en yüksek temsiliyeti elde etmek için çalınmadık kapı, girilmedik sokak, mahalle, köy ve ilçe bırakmamak temel hedefimizdir. Her bir büro açılımız ve esnaf ziyaretimiz miting havasında geçmektedir. Bu coşkuya dayanarak Van‘da hedefimiz, partimizin 8 adayını da Meclis’e göndermektir. Bunun için çalışmalarımız açık alan ve kapalı alan olmak üzere, gece gündüz durmaksızın devam etmektedir” şeklinde konuştu.                    

‘DAHA GÜÇLÜ GELECEĞİZ’ 

Kayyımlar tarafından gasp edilen başta kadın kurumları olmak üzere kapatılan tüm kurumları tekrar daha da güçlü şekilde aktifleştireceklerini ifade eden Sayyiğit, şöyle devam etti: “Kadına yönelik şiddettin her türlüsüne karşı örgütlülüğümüzü güçlendirip çok dilli ‘ALO şiddet’ hatları oluşturacağız. Şiddet gören kadınların başvuracağı mekanizmalarda ana dilinde hizmet sağlayacağız. Şiddete maruz kalan kadınlar için özgür yaşam alanları, ekolojik köyler oluşturacağız. Kadın kooperatiflerini tekrar güçlü bir şekilde hayata geçireceğiz. Özel savaş politikalarına karşı farkındalık çalışmaları yapacağız. Her türlü şiddet, dayatmaya ve irade gaspına karşı öz savunma politikaları geliştireceğiz. Yerel yönetimlerimiz ile birlikte kadın sağlık merkezleri açacağız. Mevcut savaş politikalarının neden olduğu başta kadın ve çocuk savaş mağdurları olmak üzere tüm mülteci ve göçmenlere sağlıklı, yaşanabilir alanlar oluşturacağız.”