3 kez evi soyulan Erkuş’un bu kez kapılarınıda çaldılar

3 kez evi soyulan Erkuş’un bu kez kapılarınıda çaldılar
Yayınlama: 18.04.2020

Diyarbakır’da yaşayan 80 yaşındaki Hasan Erkuş, derme çatma bir evde yaşlılık maaşıyla geçim mücadelesi veriyor. Daha önce 3 kez evi soyulan Erkuş’un bu kez kapılarını dahi çalmışlar.

Hasan Erkuş 80 yaşında. Diyarbakır’ın Ben û Sen Mahallesi’nde derme çatma bir evde tek başına yaşıyor. Yardıma muhtaç olan Erkuş’u koronovirüs salgını döneminde kapısını hırsızlar çalmış. Sadece bir yaşlılık aylığı olan Erkuş, yardım bekliyor.

Koronavirüse karşı alınması gereken tedbirler arasında hijyen ve temizliğin önemine dikkat çekilse de yoksul mahalleler bu kurallara ne kadar uyulabiliyor. Bu durumu Diyarbakır’da yoksulların yaşadığı mahallelerden Ben û Sen Mahallesi’ne girince görebilirsiniz. Mahalleye girince çocukların temiz olmayan sokaklarda oyun oynadığını görürsünüz. Bunu sadece ebeveynlerin durumu ciddiye almadığına indirgemeden önce bu mahallede altyapı adına bir şey görmeniz mümkün değil. Şehrin öteki semtlerinde koronavirüse karşı alınan önlemler burada yok. Sokaklarda polis yok, mahallenin herhangi bir noktasında ateş ölçen bir görevli göremezsiniz. Mahallenin girişinde bulunan Sakadat Çarşısı açık, pazar kalabalık, koronavirüse karşı önlem de yok…

TUVALLETTE DUŞ ALIYOR

Sokaklardan birine giriyorum. Küçük bir kalabalık bir evin kapısında toplanmış durumda merak edip soruyorum. Bir hırsızlık olayı olmuş. Kapının önünde duran Hasan Erkuş (80) ağlıyor. “Ne yapacağım” diyor diğer yandan gözyaşları dökülüyor yanaklarından. Benim yardım kurumlarından birinden geldiğimi sanıyor. “Gel içeri bak diyor gel, hiçbir şeyim kalmadı” diyor, güçlükle doğruluyor oturduğu yerden. Asıl dram avlunun kapısından içeri girdiğimde yüzüme çarpıyor. Eve ev demeye bin şahit. Boyası, sıvası dökülmüş, harabeden farksız, Hasan Erkuş burada yaşıyor. Evinin banyosu yok, Erkuş avluda bulunan derme çatma bir tuvalette yıkanıyor. Mutfağı yok bulaşıkları dışarıda, bir buzdolabı var, bir de çamaşır makinesi var odasına giden yol üzerinde. Hırsızlar ağır olduğu için onu alamamış.

Evin dışındaki tuvalet
Fotoğraf: Fırat Topal / Evrensel

YATACAK YERİ DIŞINDA YERİ YOK

Odasına giriyoruz, yaşadığı odada zaten sadece yatacak yeri dışında başka bir şeyi yok ve darmadağın etmişler. İnfaz yasasının daha dün güle oynaya Meclisten geçirildiği ve eserleriyle övündükleri iktidar ortaklarının gururla poz verdikleri o utanç karesi geliyor aklıma, hırsızlar ne kadar teşekkür etse azdır. Peki günlerdir devletin yaşlılar için tüm birimlerini seferber ettiği haberleri, televizyonlarda yaşlıların yardımına koşan bu birimlerin yaptığı onca şov. Erkuş’tan bihaberler. Erkuş şahsında yoksul bütün yerleşim yerlerinin tümünden aslında. Cumhurbaşkanı’nın defalarca yaptığı muhtarlar toplantısındaki amaç neydi?

Hasan Erkuş
Fotoğraf: Fırat Topal / Evrensel

SADECE DÖRT KEZ EVİ SOYULDU

Her deklanşöre bastığımda feryat figan içerisinde ağlıyor, Erkuş. 10 yıl önce eşini kaybeden Erkuş, o zamandan bu yana yalnız başına yaşıyor. Çocuklarının sayısını öğrenemiyorum ama çok da kendisiyle ilgilenmedikleri malum. Hırsızların evine 4’üncü kez girdiğini söylüyor. Bir yaşlılık maaşı var ama onu yemesine dahi izin verilmiyor. Erkuş, birkaç gün kalmak için bir önceki gün oğlunun evine gittiğini ve istenmediği için geri döndüğünde bu manzarayla karşılaşıyor. Erkuş, “Evimin kapılarını çalmışlar, bir yaşlılık maaşım var, başka da bir şeyim yok. Oğluma gittim birkaç gün uyumak için, istemedi kovdu beni evinden, bana yardım edin” diyor.

Hırsızların dışarı çıkarırken telaş içerisinde unuttuğu ıslanmış ve karıncalanmış şeker kovasına bakıp ağlamaya devam ediyor… Erkuş’un burada nasıl yaşadığından kimsenin haberi yok mahalleli dışında. Ne bir kurumun ne bir devlet yetkilisinin… Sosyal devlet gereğini fazlasıyla yapmaya devam ediyor aslında maval okumak… (Evrensel)

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.