Depremzede Telek: Bu toz bizi öldürecek

Depremzede Telek: Bu toz bizi öldürecek
Yayınlama: 07.04.2023

ANTEP – İslahiyeli depremzedelerden Muzaffer Telek, enkaz molozlarının çadırlarının yakınlarına döküldüğüne işaret ederek, “Deprem öldürmedi, bu toz bizi öldürecek” dedi. 

Maraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerden etkilenen Antep’in İslahiye ilçesinde, enkaz kaldırma çalışmaları nedeniyle depremzedelerin sağlığı olumsuz etkileniyor. Yaralarını sarmaya çalışan depremzedeler, enkazlardan yükselen toz ve asbest nedeniyle zor koşullarda yaşıyor.  

TOZDAN YAŞAYAMIYORLAR

İslahiye ilçesinin Atatürk Mahallesi’nde bulunan Avcılar Çiftliği Üstü bölgesinde evi ağır hasar gördüğü için çadırda yaşayan Muzaffer Telek, yaşadıkları durumu “cehennemi yaşıyoruz” diye özetledi. 11 kişilik ailesiyle yaşama tutunmaya çalışan depremzede Telek, enkaz molozlarının çadırlarına yakın döküldüğünü ifade etti. Depremde 53 yakının kaybettiğini aktaran Telek, “Depremde ölmedik ancak hafriyat kamyonları bizi öldürecek” dedi. Telek, “Akbarlarımın çoğu gitti. Biz burada yaşama tutunmaya çalışıyoruz. Hafriyat kamyonları buradan geçiyor. Toz, toprak çocuğumuzu perişan ediyor. Deprem bizi öldürmedi, bu toz toprak bizi öldürecek” dedi.

‘HDP DIŞINDA KİMSE GELMEDİ’

Yaşanan depremde psikolojilerinin bozulduğuna dikkati çeken Telek, depremden sonraki süreçte Halkların Demokratik Partisi (HDP) vekillerinin dışında kendileriyle dayanışma sergileyen kimseyi görmediklerini ifade etti. Telek, “Depremin üzerinden iki ay geçti. İşsiz kaldık, dükkanımız, evlerimiz yıkıldı. Ama yaşadığımız bu bölgeye hiçbir yetkili gelmedi. Fatma Şahin buranın Belediye Başkanı, ‘Yol yoktu gelemedik’ diyor. Kuzey Irak’tan (Federe Kürdistan Bölgesi) buraya geldiler. Ama onlar buraya gelemedik diyor” ifadelerini kullandı. 

KONTEYNER TALEBİ 

Depremden sonra bir haftalığına İzmir’e gittiğini ve daha sonra geri döndüğünü kaydeden Telek, şunları söyledi: “Burayı bırakıp gidemedim. Ne olursa olsun buradan gitmeyeceğiz, öleceksek burada öleceğiz. Şu an en büyük sorunumuz hafriyat kamyonları. Akşama kadar bunun kahrını çekiyoruz. Kamyonlar burada yarışa giriyor. Korna çalıyorlar. Bu durum nasıl olacak bilmiyorum. Yağmur yağınca çadırları su basıyor. Burada lavabo, banyo, ihtiyaçlarımız oluyor. Bir konteyner verseler en azından kısa süre için rahatlarız.”