DEVA Partili Müjdeci: “Kürtçe tabelaya bile tahammülleri yok!”

DEVA Partili Müjdeci: “Kürtçe tabelaya bile tahammülleri yok!”
Yayınlama: 01.09.2022

1 Eylül Dünya Barış Günü etkinlikleri kapsamında Batman’da basın açıklaması ve etkinlik düzenledi.

Batman’da 1 Eylül Dünya Barış günü etkinlikleri kapsamında Yılmaz Güney alanında kurulan serbest kürsüde konuşan DEVA Partisi Batman İl Başkanı Melik Müjdeci, “Kendi ülkemizde bile Kürt diline, Kürt kültürüne ve hatta Kürtçe tabelaya bile tahammül göstermeyen bir zihniyet ile karşı karşıyayız” dedi.

“KÜRTÇE TABELAYA BİLE TAHAMMLERİ YOK”

Müjdeci sözlerine şöyle devam etti, “Dünyamızın en önemli konularından biri, hiç şüphesiz, barış içerisinde yaşayabilmektir. Sevginin, hoşgörünün ve umudun yeşerdiği tüm toplumlarda barış, uzun yıllar hakim olur. Ne yazık ki, hem coğrafyamızda hem de dünyadaki sayısız bölgede savaşın ve çatışmaların sesi, bir an olsun sona ermemiştir. İnsanlık tarihinde derin yaralar açan bu tehditlerin, halen etkisi altındayız. Buna bağlı olarak özellikle mazlum coğrafyalarda yaşam koşulları gün geçtikçe zorlaşmaktadır. Kendi ülkemizde bile Kürt diline, Kürt kültürüne ve hatta Kürtçe tabelaya bile tahammül göstermeyen bir zihniyet ile karşı karşıyayız. Bu zihniyetin ortak bir çatı altında yaşama arzusuna ciddi zarar verdiği ortadadır.

“AMASIZ, FAKATSIZ BARIŞ”

21’nci yüzyılda, insanlık tarihinin biriktirdiği tüm değerleri korumak için; savaşı, çatışmaları ve ortak değerlere yönelik tehditleri; yaşadığımız dünyanın gündemi olmaktan çıkarmalıyız. Barışı isteyen ve barış için sesini yükselten herkese, amasız ve fakatsız bir şekilde destek olmalıyız. Gerekçesi ne olursa olsun, geleceğimizi karartmak isteyen hiçbir girişime mahal vermemeliyiz. Bunu başarmazsak yarın daha büyük tehditlerin gölgesinde bir hayat sürdürmek zorunda kalabiliriz. Unutmamalıyız ki haksızlığı her kabul ediş, daha da büyüğünü doğurur.

Eğer bu ülkede, ana dil hakkı hâlâ tartışılıyorsa, Türkiye’de yılda ancak 1-2 tane Kürtçe öğretmeni atanıyorsa, ülkenin meclisinde, ülkenin en çok konuşulan ikinci diline ‘bilinmeyen dil’ muamelesi yapılıyorsa, burada bir mesele var. Yoğunlukla Kürt vatandaşlarımızın yaşadığı şehirlerde, belediyelere kayyumlar atanıyorsa, 6 milyon vatandaşımızın oyları yok sayılabiliyorsa, Türkiye dönüp dolaşıp parti kapatmak gibi bir ilkelliği tartışabiliyorsa burada bir mesele var” dedi.