Soylu'ya polis kurşunuyla öldürülenler soruldu

Diyarbakır Milletvekili Hişyar Özsoy, polisin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren yurttaşları İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sordu.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Hişyar Özsoy, polisin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren yurttaşlara ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması talebiyle Meclis Başkanlığı’na soru önergesi verdi. 2007 yılında Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nda (PVSK) yapılan değişikliklerden sonra kolluk kuvvetlerinin gereksiz yere ateşli silah kullanarak birçok vatandaşı öldürdüğünü belirten Özsoy, “Örneğin, Baran Dursun İzmir’de 24 Kasım 2007 tarihinde otomobiliyle evine dönerken dur ihtarına uymadığı gerekçesiyle öldürülmüştü. 18 Ekim 2015’te İstanbul Küçükarmutlu’daki evinde polis öldürülen Dilek Doğan ile 2017’de Diyarbakır’daki Newroz kutlamalarında silahsız ve çıplak halde kameralar önünde vurulan Kemal Kurkut kamuoyunun yakından bildiği iki cinayet. En son, Adana’da 27 Nisan 2020 tarihinde polis kontrol uygulamasından kaçtığı belirtilen Ali El Hemdan isimli Suriyeli gencin polis tarafından kalbinden vurularak öldürüldüğünü öğrendik. 2007 yılından günümüze kadar kolluk kuvvetlerinin ateşli silahlarıyla öldürülen 403 vatandaşımız olduğu ifade edilmektedir” dedi.

‘KAÇ MASUM İNSAN VAR?’

Özsoy, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yanıtlaması için şu soruları sordu:

“* 2007 yılından bugüne kadar Baran Dursun, Dilek Doğan, Kemal Kurkut veya Ali El Hemdan gibi polis tarafından öldürülen kaç masum insan vardır?

  • Yaşam hakkını devlet garantisine alan Anayasa’nın 17. maddesi ile AİHS’nin 2. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, kolluk kuvvetlerinin gereksiz yere silah kullanarak çok sayıda masum vatandaşı öldürmesini nasıl açıklıyorsunuz?
  • 2007 yılından beri gerçekleşen bu tür cinayetlerden dolayı ceza alan kolluk kuvveti sayısı kaçtır? Mevcut durumda kaç kolluk gücü cezaevindedir?
  • Bu tür davalardaki adli ve idari cezasızlık politikasının ölümleri arttırdığını, polisleri gereksiz durumlarda silah kullanmaya teşvik ettiğini düşünüyor musunuz?”